Edinilmiş mallara katılma rejimi - Yılmazlar Hukuk Bürosu
Yılmazlar Hukuk Bürosu /blog/edinilmis-mallara-katilma-rejimi

Giriş



Edinilmiş mallara katılma rejimi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 218-241. maddeleri arasında düzenlenen ve eşlerin evlilik birliği süresince edindikleri malların, evliliğin sona ermesi halinde aralarında paylaşılmasını öngören yasal mal rejimidir. TMK m. 202 uyarınca, eşler noterde düzenlenmiş veya onaylanmış bir mal rejimi sözleşmesiyle (TMK m. 203) başka bir mal rejimi seçmedikleri takdirde, evlilik birliğinin kurulmasıyla birlikte kendiliğinden yürürlüğe girer. Bu makalede, edinilmiş mallara katılma rejiminin temel özellikleri, kapsamı, kişisel mallar, katılma alacağının hesaplanması ve Yargıtay kararları ışığında uygulamadaki tartışmalı noktalar detaylı bir şekilde incelenecektir.



1. Edinilmiş Mallara Katılma Rejiminin Tanımı ve Kapsamı



Edinilmiş mallara katılma rejimi, evlilik birliği devam ederken eşlerin edindiği malların, mal rejiminin sona ermesiyle birlikte tasfiyeye konu edilmesini ve edinilmiş malların değer artışının (varsa) eşler arasında paylaştırılmasını öngören bir mal rejimidir. TMK m. 219'a göre edinilmiş mallar şunlardır:




  • Eşlerin çalışmasının karşılığı olan edinimler (maaş, ücret, ikramiye, serbest meslek geliri vb.)

  • Sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya vakıfların yaptığı ödemeler (emekli maaşı, işsizlik maaşı, kıdem tazminatı vb.)

  • Edinilmiş malların yerine geçen değerler (edinilmiş malların satılmasıyla elde edilen para, edinilmiş malların tazmini için alınan tazminat vb.)

  • Kişisel malların gelirleri (kişisel maldan elde edilen kira geliri, faiz geliri, temettü geliri vb.) (TMK m. 219/4)



Görüldüğü üzere, edinilmiş mallar, eşlerin evlilik birliği içerisinde sarf ettikleri emek ve çabalarının karşılığı olan malvarlığı değerlerini ifade etmektedir. Bu malların tasfiyesi sırasında, eşler arasındaki katkı oranları prensip olarak dikkate alınmaz; mal rejiminin sona ermesiyle birlikte, edinilmiş malların değer artışı eşit olarak paylaşılır (TMK m. 236). Ancak, değer artış payı alacağı davasında eşlerin katkıları dikkate alınır (TMK m. 227).



2. Kişisel Mallar ve İstisnalar



TMK m. 220'de düzenlenen kişisel mallar, edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesinde dikkate alınmaz. Bu mallar şunlardır:




  • Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya (giyim eşyası, kişisel bakım ürünleri vb.)

  • Evlilik birliğinin başlangıcında eşlerden birinin malik olduğu veya evlilik birliği içinde miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri (bağış, vasiyetname ile yapılan kazandırmalar vb.)

  • Manevi tazminat alacakları

  • Kişisel malların yerine geçen değerler (kişisel malın satılmasıyla elde edilen para, kişisel malın tazmini için alınan tazminat vb.)



TMK m. 221 uyarınca, eşler mal rejimi sözleşmesiyle, bir malın kişisel mal sayılması gereken hallerde edinilmiş mal olarak kabul edilebileceğini veya edinilmiş mal sayılması gereken hallerde kişisel mal olarak kabul edilebileceğini kararlaştırabilirler. Bu hüküm, eşlere mal rejimini kendi özel durumlarına göre düzenleme imkanı tanımaktadır. Bu tür bir anlaşma, noterde düzenlenmiş veya onaylanmış şekilde yapılmalıdır (TMK m. 203).



Yargıtay, kişisel malların belirlenmesinde ispat yükünün malın kişisel mal olduğunu iddia eden tarafta olduğuna karar vermiştir. Bu nedenle, bir malın kişisel mal olduğunu iddia eden eşin, bu iddiasını somut delillerle (örneğin, tapu kayıtları, banka dekontları, veraset ilamları vb.) ispat etmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, malın edinilmiş mal olduğu karinesi geçerli olacaktır.



3. Katılma Alacağının Hesaplanması



Edinilmiş mallara katılma rejiminin sona ermesiyle birlikte, eşler arasındaki katılma alacağı hesaplanır. Katılma alacağı, TMK m. 236'da düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, her eşin edinilmiş mallarının toplam değerinden, o eşe ait edinilmiş mallara ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan miktarın yarısı, diğer eşin katılma alacağını oluşturur. Katılma alacağı, kural olarak para olarak ödenir. Ancak, durum ve koşullar haklı gösteriyorsa, ayni olarak ödenmesine de karar verilebilir (TMK m. 239).



Katılma alacağının hesaplanmasında, malların tasfiye anındaki (yani mal rejiminin sona erdiği tarihteki) sürüm (piyasa) değerleri esas alınır (TMK m. 227). Ancak, değer artış payı alacağının hesaplanmasında, malın edinildiği tarihteki değeri ve tasfiye tarihindeki değeri arasındaki fark dikkate alınır (TMK m. 227).



Örneğin, eşlerden birinin edinilmiş mallarının değeri tasfiye anında 500.000 TL, diğerinin edinilmiş mallarının değeri 300.000 TL ise ve her iki eşin de edinilmiş mallarına ilişkin borcu yoksa, aradaki fark 200.000 TL'dir. Bu farkın yarısı olan 100.000 TL, daha az edinilmiş mala sahip olan eşin katılma alacağını oluşturur.



4. Yargıtay Kararları ve Uygulamadaki Tartışmalar



Yargıtay, edinilmiş malların belirlenmesinde ve katılma alacağının hesaplanmasında somut olayın özelliklerini dikkate almaktadır. Örneğin, bir eşin evlilik birliği içerisinde diğer eşin malvarlığının artmasına yaptığı katkılar (ev işleri, çocuk bakımı vb.) dolaylı katkı olarak kabul edilmekte ve bu katkının değer artış payı alacağının hesabında dikkate alınması gerektiği yönünde kararlar bulunmaktadır. Ancak, bu tür dolaylı katkıların ispatı oldukça zordur ve genellikle bilirkişi incelemesiyle tespit edilmeye çalışılır.



Yargıtay, ayrıca, eşlerin mal rejiminin sona ermesinden önce yaptıkları bazı tasarrufların (örneğin, mal kaçırma amacıyla yapılan devirler) iptal edilebileceğine karar vermiştir (TMK m. 229, 241). Bu tür tasarrufların iptali için, diğer eşin dava açması (tasarrufun iptali davası) ve tasarrufun mal kaçırma amacıyla (ivazsız veya karşılıksız kazandırma yoluyla) yapıldığını ve diğer eşin zarar görme kastıyla hareket ettiğini ispat etmesi gerekmektedir.



Uygulamada en çok tartışılan konulardan biri de, şirket hisselerinin edinilmiş mal mı yoksa kişisel mal mı sayılacağıdır. Yargıtay, bir eşin evlilik birliği içerisinde kurduğu veya katıldığı şirketin hisselerinin, o eşin kişisel emeği ve çabasıyla elde edildiği takdirde edinilmiş mal sayılacağına karar vermiştir. Ancak, hisselerin miras yoluyla veya bağış yoluyla elde edilmesi halinde kişisel mal sayılacağı kabul edilmektedir. Şirket hisselerinin değerinin belirlenmesi de uygulamada sıkça karşılaşılan bir sorundur ve genellikle uzman bilirkişi raporuyla tespit edilmeye çalışılır.



5. Sonuç ve Öneriler



Edinilmiş mallara katılma rejimi, eşler arasında evlilik birliği süresince edinilen malların adil bir şekilde paylaşılmasını amaçlayan önemli bir düzenlemedir. Ancak, uygulamada, özellikle kişisel malların tespiti, değer artış payının hesaplanması ve mal kaçırma iddiaları gibi konularda ihtilaflar yaşanabilmektedir. Bu nedenle, eşlerin evlilik süresince edindikleri malları ve bu malların edinilme şekillerini (örneğin, fatura, banka dekontu, tapu kayıtları gibi belgelerle) titizlikle kayıt altına almaları ve gerektiğinde hukuki danışmanlık almaları önerilir. Ayrıca, eşler, evliliklerinin başında veya evlilik birliği devam ederken noterde düzenlenmiş veya onaylanmış bir mal rejimi sözleşmesi yaparak yasal mal rejimini kendi özel durumlarına göre değiştirebilirler. Bu sayede, ileride yaşanabilecek olası ihtilafların önüne geçilmesi mümkün olabilir.

Hukuki Danışmanlık