```html

İcra İtirazı Dilekçe Örneği ve İcra İtirazına İlişkin Bilgiler



İcra ve İflas Hukuku, alacaklıların alacaklarını yasal yollarla tahsil etmelerini sağlayan önemli bir hukuk dalıdır. Borçluların da haklarını korumak amacıyla, aleyhlerine başlatılan icra takiplerine itiraz etme hakları bulunmaktadır. Bu makalede, icra takibine itiraz dilekçesi örneği sunulacak ve itiraz sürecine ilişkin önemli bilgiler güncel mevzuat ışığında açıklanacaktır.



İcra İtirazı Nedir?



İcra itirazı, borçlunun aleyhine başlatılan icra takibine karşı, İcra ve İflas Kanunu'nda (İİK) belirtilen yasal süre içerisinde icra dairesine başvurarak takibin durdurulması veya iptal edilmesi talebidir. İtiraz, borcun olmadığı, ödendiği, zamanaşımına uğradığı, yetkiye itiraz veya takibin usulsüz olduğuna dair gerekçelerle yapılabilir. İtiraz sebepleri, borçlunun durumuna ve takibin türüne göre değişiklik gösterebilir. İtiraz, İcra İflas Kanunu’nun 62. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.



İcra İtirazı Süresi



İcra takibine itiraz süresi, ödeme emrinin veya icra emrinin borçluya tebliğ edildiği tarihten itibaren başlar. İcra ve İflas Kanunu'nda farklı takip yolları için farklı itiraz süreleri öngörülmüştür:



  • Genel Haciz Yoluyla Takip (İlamsız Takip): Ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gündür (İİK m. 62).

  • Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yoluyla Takip: İcra emrinin tebliğinden itibaren 5 gündür (İİK m. 168/3). Bu süre içerisinde borçlu, borca, imzaya veya yetkiye itiraz edebilir.

  • Kiralanan Taşınmazların Tahliyesi (İlamsız Tahliye Takibi): Tahliye emrinin tebliğinden itibaren 7 gündür (İİK m. 272).


Bu sürelerin kaçırılması durumunda itiraz hakkı kaybedilir ve icra takibi kesinleşir. Sürelerin başlangıcı ve hesaplanması konusunda tereddüt yaşanması halinde bir avukattan hukuki yardım alınması önemlidir. Sürelerin hesaplanmasında Tebligat Kanunu hükümleri dikkate alınır. İtiraz süresinin kaçırılması halinde, borçlu, takibin kesinleşmesiyle birlikte, icra takibine konu borcu ödemek zorunda kalır. Ancak, borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonra, borcun varlığına veya miktarına itiraz etme hakkı bulunmamaktadır.



İcra İtirazı Dilekçesi Nasıl Hazırlanır?



İcra itirazı dilekçesi, ilgili icra dairesine hitaben yazılır ve aşağıdaki unsurları içermelidir. Dilekçenin usulüne uygun hazırlanması, itirazın geçerliliği açısından önemlidir:




  • İcra Dairesinin Adı: İtirazın yapılacağı icra dairesinin adı ve bağlı bulunduğu ilçe açıkça belirtilmelidir. Örneğin, "İstanbul ... İcra Dairesi" gibi.

  • Dosya Numarası: İlgili icra dosyasının numarası eksiksiz olarak yazılmalıdır. Örneğin, 2024/12345 E.

  • Borçlunun Bilgileri: Borçlunun adı, soyadı, T.C. kimlik numarası (veya vergi numarası), adresi ve iletişim bilgileri (varsa telefon numarası ve e-posta adresi) belirtilmelidir.

  • Alacaklının Bilgileri: Alacaklının adı, soyadı (veya unvanı), adresi ve iletişim bilgileri (varsa telefon numarası ve e-posta adresi) belirtilmelidir.

  • İtiraz Nedenleri: İtirazın dayandığı hukuki ve fiili nedenler açık ve anlaşılır bir şekilde belirtilmelidir. Borcun olmadığı, ödendiği, zamanaşımına uğradığı, yetkiye itiraz, faize itiraz, hesap hatası gibi nedenler somut delillerle desteklenmelidir. İtiraz nedenleri, İcra İflas Kanunu’nun ilgili maddelerine (örneğin, İİK m. 62, m. 168) ve ilgili mevzuata uygun olmalıdır.

  • Deliller: İtiraz nedenlerini ispatlayacak deliller (ödeme belgeleri, makbuzlar, sözleşmeler, faturalar, banka dekontları, tanık beyanları, bilirkişi raporu talebi vb.) dilekçede belirtilmeli ve mümkünse dilekçeye eklenmelidir. Delillerin sunulması, itirazın ciddiyetini artırır ve mahkeme tarafından dikkate alınmasını sağlar. Delillerin eksiksiz sunulması, ispat yükümlülüğü açısından önemlidir.

  • Talep Sonucu: İcra takibinin durdurulması veya iptali, itirazın kabulü gibi talepler açıkça belirtilmelidir. Talep sonucu, net ve anlaşılır bir şekilde ifade edilmelidir. Örneğin, "Yukarıda açıklanan nedenlerle, icra takibine itirazımın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ederim." şeklinde.

  • Tarih ve İmza: Dilekçenin düzenlendiği tarih belirtilmeli ve borçlu (veya yetkili temsilcisi) tarafından imzalanmalıdır. İmza, dilekçenin geçerliliği için zorunludur. İmza, borçlunun veya yetkili temsilcisinin el yazısıyla atılmalıdır.

  • Vekil Varsa: Borçlu vekil ile temsil ediliyorsa, vekilin adı, soyadı, adresi ve baro sicil numarası da dilekçede yer almalıdır. Vekaletname örneği dilekçeye eklenmelidir. Vekaletname, avukatın borçluyu temsil etme yetkisini gösterir. Vekaletnamenin aslı veya onaylı örneği dilekçeye eklenmelidir.



İcra İtirazı Dilekçe Örneği



[İcra Dairesinin Adı ve Bağlı Bulunduğu İlçe] İcra Dairesi'ne



Dosya No: [Dosya Numarası]



İTİRAZ EDEN BORÇLU: [Borçlunun Adı Soyadı], T.C. Kimlik No: [T.C. Kimlik Numarası], [Adres], [Varsa Telefon Numarası], [Varsa E-posta Adresi]



VEKİLİ: Av. [Varsa Vekilin Adı Soyadı], [Adres], [Baro Sicil Numarası]



ALACAKLI: [Alacaklının Adı Soyadı/Unvanı], [Adres], [Varsa Telefon Numarası], [Varsa E-posta Adresi]



KONU: İcra Takibine İtirazımız Hakkındadır.



AÇIKLAMALAR:



Yukarıda esas numarası yazılı dosyanız ile aleyhime başlatılan icra takibine yasal süresi içerisinde itiraz ediyorum. Şöyle ki;



1- Alacaklı tarafından aleyhime başlatılan icra takibinde talep edilen borcum bulunmamaktadır. Zira [Borcun bulunmama sebebi detaylıca açıklanır. Örneğin: Alacaklı ile aramızda herhangi bir sözleşme ilişkisi bulunmamaktadır. Alacaklı, haksız ve mesnetsiz bir şekilde icra takibi başlatmıştır.]. Bu hususa ilişkin delillerimiz [Deliller belirtilir].



VEYA



1- Alacaklı tarafından aleyhime başlatılan icra takibine konu borç, [Tarih] tarihinde nakden ödenmiştir. Ödeme belgesi (makbuz) dilekçemiz ekinde sunulmuştur. İlgili makbuzun bir örneği ekte sunulmuştur.



VEYA



1- Alacaklı tarafından aleyhime başlatılan icra takibine konu borç, zamanaşımına uğramıştır. Borcun dayanağı olan [Senet/Sözleşme]'nin tarihi [Tarih] olup, yasal zamanaşımı süresi dolmuştur. Zamanaşımı def'inde bulunuyoruz. Türk Borçlar Kanunu’nun ilgili zamanaşımı hükümlerine göre, borç zamanaşımına uğramıştır. (İlgili TBK maddesi belirtilebilir, örneğin: TBK m. 146)



VEYA



1- Aleyhime başlatılan icra takibi usulsüzdür. Ödeme emri, usulüne uygun olarak tarafıma tebliğ edilmemiştir. Tebligat Kanunu'na aykırı olarak yapılan tebligat geçersizdir. Tebligat usulsüzlüğüne ilişkin detaylar [Detaylar belirtilir]. (Örneğin, tebligatın usulüne uygun yapılmadığına dair detaylar, tebligat parçasının hangi nedenle geçersiz olduğu açıklanmalıdır.)



2- Yukarıda açıklanan nedenlerle, alacaklının talebinin yersiz ve hukuka aykırı olduğunu düşünüyorum.



DELİLLER: Ödeme belgesi (varsa), Sözleşme (varsa), Fatura (varsa), Banka dekontu (varsa), Tanık beyanları (varsa), Bilirkişi incelemesi (gerekirse), keşif (gerekirse), yemin ve her türlü yasal delil. Tanıkların isim ve adresleri ayrıca bildirilecektir.



HUKUKİ NEDENLER: İcra İflas Kanunu (İİK) m. 62 ve ilgili maddeleri, Türk Borçlar Kanunu (TBK), Türk Medeni Kanunu (TMK), Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK), Tebligat Kanunu ve ilgili mevzuat.



SONUÇ VE İSTEM:



Yukarıda açıklanan nedenlerle, aleyhime başlatılan icra takibine itirazımın kabulü ile takibin durdurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim. [Tarih]



[Borçlunun Adı Soyadı]


[İmza]



EKLER:


  • Ödeme belgesi (varsa)

  • Sözleşme (varsa)

  • Vekaletname (varsa)

  • Diğer deliller (varsa)




İtiraz Sonrası Süreç



İtiraz üzerine icra takibi kendiliğinden durur (İİK m. 66). Alacaklı, itirazın kendisine tebliğinden itibaren 1 yıl içinde (6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'a göre yapılan takiplerde 1 yıl, diğer takiplerde 1 yıl) icra mahkemesinde itirazın iptali davası açabilir (İİK m. 67). İtirazın iptali davasında, alacaklı borcun varlığını ispatlamakla yükümlüdür. Eğer alacaklı bu davayı açmazsa veya açıp kaybederse, icra takibi düşer. Borçlu, haksız ve kötü niyetli olarak itiraz eden alacaklıdan tazminat talep edebilir (İİK m. 67/2). Bu tazminat, takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olamaz. Alacaklı, itirazın kendisine tebliğinden itibaren 1 yıl içinde genel mahkemelerde alacak davası açabilir. Bu dava, itirazın iptali davasından farklı olarak, genel hükümlere tabidir.



Yargıtay Kararları



Yargıtay, icra itirazı konusunda birçok karar vermiştir. Bu kararlar, itirazın niteliği, süresi, usulü ve sonuçları hakkında önemli hukuki ilkeler içermektedir. Örneğin, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin kararlarında, itirazın açık ve net olması gerektiği, itiraz nedenlerinin somut delillerle desteklenmesi gerektiği ve itiraz süresinin kaçırılmaması gerektiği vurgulanmaktadır. Yargıtay'ın güncel içtihatlarına ulaşmak için UYAP (Ulusal Yargı Ağı Projesi) sisteminden veya diğer hukuki veri tabanlarından yararlanılabilir. İcra itirazına ilişkin güncel bir Yargıtay kararı örneği aşağıdaki gibidir:




Örnek Yargıtay Kararı:


Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/3541 E. , 2018/2376 K.


"...İİK'nun 62/1. maddesi gereğince, borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde, dilekçe ile icra dairesine itiraz edebilir. Borçlu, itirazında, takip dayanağı senedin kambiyo senedi vasfında olmadığını ileri sürmüş ise, bu husus, İİK'nun 169/a maddesi kapsamında icra mahkemesince re'sen nazara alınamaz. Bu durumda, borçlunun, genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak suretiyle bu iddiasını ileri sürmesi gerekir..."




Bu karar, kambiyo senetlerine özgü takiplerde itirazın kapsamını ve borçlunun haklarını açıklamaktadır. (Karar numarası ve tarihi güncellenerek, güncel bir Yargıtay kararı örneği eklenebilir.)



İcra İtirazında Dikkat Edilmesi Gerekenler




  • İtiraz Süresinin Kaçırılmaması: İtiraz süresi kesin olup, kaçırılması durumunda itiraz hakkı kaybedilir. Sürenin başlangıcı ve bitişi doğru hesaplanmalıdır.

  • İtiraz Nedenlerinin Açık ve Net Bir Şekilde Belirtilmesi: İtiraz nedenleri somut olaylara dayanmalı ve hukuki gerekçelerle desteklenmelidir. Genel ve soyut ifadelerden kaçınılmalıdır.

  • Delillerin Sunulması: İtirazı destekleyen deliller (ödeme belgeleri, sözleşmeler, faturalar, banka dekontları, tanık beyanları vb.) dilekçeye eklenmeli veya dilekçede belirtilmelidir. Delillerin sunulmaması, itirazın zayıflamasına neden olabilir. Delillerin eksiksiz ve zamanında sunulması önemlidir.

  • Yetkiye İtiraz: Takibin yapıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğu düşünülüyorsa, bu husus da itiraz dilekçesinde belirtilmelidir. Yetkiye itiraz, İcra İflas Kanunu’nun 50. maddesi ve ilgili hükümlerine göre yapılmalıdır. Yetkiye itirazın süresi ve usulüne uygun yapılması önemlidir.

  • Faize İtiraz: Talep edilen faiz oranına veya faizin başlangıç tarihine itiraz ediliyorsa, bu husus da dilekçede açıkça belirtilmelidir. Faiz oranına itiraz, yasal faiz oranları ve sözleşmedeki faiz hükümleri dikkate alınarak yapılmalıdır. Faiz oranına itirazın dayanağı olan yasal düzenlemeler (örneğin, TCK m. 53, TBK m. 88) belirtilmelidir.

  • Hukuki Yardım Alınması: İcra itirazı süreci karmaşık ve hukuki bilgi gerektirdiğinden, bir avukattan hukuki yardım alınması faydalı olacaktır. Avukat, itiraz dilekçesinin hazırlanması, delillerin toplanması ve hukuki sürecin yönetilmesi konusunda yardımcı olabilir.



Sonuç ve Öneriler



İcra itirazı, borçluların haklarını korumak için önemli bir hukuki araçtır. Ancak, itiraz sürecinin karmaşıklığı ve hukuki bilgi gerektirmesi nedeniyle, bu süreçte dikkatli olunması ve gerektiğinde bir avukattan destek alınması önemlidir. İcra takibine itiraz ederken, itiraz nedenlerinin doğru ve eksiksiz bir şekilde belirtilmesi, delillerin sunulması, sürelere riayet edilmesi ve hukuki prosedürlere uygun hareket edilmesi, başarılı bir itiraz için kritik öneme sahiptir. İcra ve İ