İcra takibinde alacak haklarının temlik edilmesi - Yılmazlar Hukuk Bürosu
Yılmazlar Hukuk Bürosu /blog/icra-takibinde-alacak-haklarinin-temlik-edilmesi
```html

İcra Takibinde Alacak Haklarının Temlik Edilmesi



Giriş


İcra takibi, alacaklının alacağını devletin cebri icra organları aracılığıyla tahsil etme sürecidir. Bu süreçte, alacaklı, alacağını 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK) hükümleri çerçevesinde bir başkasına temlik edebilir. Alacak temliki, alacaklının sahip olduğu alacak hakkını bir başka kişiye devretmesi işlemidir. İcra takibinde alacak temliki, hem alacaklı (temlik eden) hem de borçlu açısından önemli hukuki sonuçlar doğurabilir. Bu makalede, icra takibinde alacak haklarının temlik edilmesinin hukuki boyutları, şartları, sonuçları ve güncel Yargıtay kararları ışığında incelenecektir.

Alacak Temlikinin Tanımı ve Hukuki Niteliği


Alacak temliki, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 188. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. TBK m. 188/1'e göre, "Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir." Bu tanım, alacak temlikinin temel unsurlarını ortaya koymaktadır: alacaklı (temlik eden), borçlu ve alacak hakkı. Alacak temliki, bir tasarruf işlemidir ve alacak hakkının alacaklıdan (temlik edenden) devralana (temlik alana) geçmesini sağlar. İcra takibinde alacak temliki, takip konusu olan ve henüz tahsil edilmemiş alacağın devredilmesi anlamına gelir. Alacak temliki ile alacaklı sıfatı ve dolayısıyla takip yetkisi de temlik alana geçer. Alacak temliki, şekle bağlı bir sözleşmedir (TBK m. 184).

İcra Takibinde Alacak Temlikinin Şartları


İcra takibinde alacak temlikinin geçerli olabilmesi için aşağıdaki şartların sağlanması gerekmektedir:


  1. Geçerli Bir Alacak Hakkının Varlığı: Temlik edilecek bir alacak hakkının mevcut ve geçerli olması gereklidir. İcra takibi başlatılmış olması, alacak hakkının varlığını ve geçerliliğini ortadan kaldırmaz. Takibe konu alacağın varlığı ve devredilebilir nitelikte olması esastır. Alacağın, temlik tarihinde mevcut olması şart değildir; gelecekte doğacak bir alacak da temlik edilebilir (TBK m. 188).

  2. Temlik Sözleşmesi: Alacak temliki, alacaklı (temlik eden) ile alacağı devralan (temlik alan) arasında yapılmış yazılı bir sözleşme ile gerçekleşir (TBK m. 184). Bu sözleşmede, temlik edilecek alacak, temlik bedeli (eğer bedelli ise) ve diğer önemli hususlar açıkça belirtilmelidir. Sözleşmenin yazılı olması geçerlilik şartıdır. Yazılı şekil şartı, TBK m. 13 uyarınca adi yazılı şekildir.

  3. Kanuni ve Sözleşmesel Engellerin Bulunmaması: Kanun, sözleşme veya işin niteliği alacak temlikine engel teşkil etmemelidir. Örneğin, kanunen devredilemeyen bir alacak hakkı (nafaka alacağı gibi, istisnaları saklı kalmak kaydıyla) temlik edilemez. Aynı şekilde, taraflar arasında yapılan bir sözleşme ile alacağın temliki yasaklanmışsa, bu yasağa rağmen yapılan temlik borçluya karşı geçerli olmaz (TBK m. 188/1). Ancak, sözleşmedeki temlik yasağı sadece borçluya karşı ileri sürülebilir; temlik eden ile temlik alan arasındaki ilişkiyi etkilemez.

  4. Borçluya Bildirim: Alacak temliki, TBK m. 190 uyarınca borçluya bildirilmelidir. "Alacağı devralan, devri borçluya bildirmek veya alacaklı, devri borçluya bildirmesi için devralanı yetkilendirmekle yükümlüdür." Bildirim, borçlunun kime ödeme yapacağını bilmesi ve borcundan kurtulabilmesi açısından önemlidir. Ancak, bildirim bir geçerlilik şartı olmayıp, temlikin borçluya karşı hüküm ifade etmesi için gereklidir. Bildirim yapılana kadar borçlu, eski alacaklıya iyi niyetle yaptığı ödeme ile borcundan kurtulur (TBK m. 191). Bildirim herhangi bir şekle tabi değildir.



İcra Takibinde Alacak Temlikinin Sonuçları


İcra takibinde alacak temlikinin gerçekleşmesiyle birlikte, aşağıdaki sonuçlar ortaya çıkar:


  1. Takip Ehliyetinin ve Alacaklı Sıfatının Devri: Alacak temliki ile birlikte, takip ehliyeti ve alacaklı sıfatı alacağı devralana geçer. Artık icra takibini, alacağı devralan kişi (temlik alan) yürütecektir. Temlik alan, icra dosyasına temlik sözleşmesinin aslını veya noter onaylı örneğini ibraz ederek takibe devam etme yetkisini kazanır (İİK m. 72).

  2. Borçlunun Durumu: Borçlu, alacak temlikinden sonra alacağı devralana karşı borçlu olmaya devam eder. Ancak, yukarıda belirtildiği gibi, borçlu temlikten haberdar edilinceye kadar eski alacaklıya iyi niyetle yaptığı ödemelerle borcundan kurtulur (TBK m. 191). Temlikin bildirilmesinden sonra borçlu, sadece yeni alacaklıya (temlik alana) ödeme yaparak borcundan kurtulabilir. Borçlu, temlikten önce eski alacaklıya karşı sahip olduğu takas (mahsup) hakkını, temlikten sonra da temlik alana karşı kullanabilir (TBK m. 192).

  3. Def'i Hakları: Borçlu, alacağı devralana karşı, alacağın temliki anında eski alacaklıya karşı sahip olduğu def'i haklarını ileri sürebilir (TBK m. 189). Örneğin, borcun zamanaşımına uğradığını, ödenmiş olduğunu veya takas hakkının doğduğunu iddia edebilir. Ancak, borçlu temlikten sonra eski alacaklıya karşı kazandığı def'ileri, temlik alana karşı ileri süremez. Def'i hakları, alacağın temliki anındaki durumu esas alınarak belirlenir.

  4. İcra Dosyasında Taraf Değişikliği: Alacak temliki nedeniyle icra dosyasında taraf değişikliği yapılması gerekir. Alacağı devralan (temlik alan), icra müdürlüğüne temlik sözleşmesinin aslını veya noter onaylı örneğini ibraz ederek taraf değişikliği talebinde bulunur. İcra müdürlüğü, gerekli incelemeleri yaptıktan sonra taraf değişikliğini yaparak, takibin yeni alacaklı (temlik alan) adına devam etmesini sağlar. İcra müdürlüğü, temlikin geçerliliğini re'sen araştıramaz; sadece şekli inceleme yapar.



Yargıtay Kararları Işığında Alacak Temliki


Yargıtay, icra takibinde alacak temliki ile ilgili birçok karar vermiştir. Bu kararlar, alacak temlikinin hukuki niteliği, şartları ve sonuçları hakkında önemli açıklamalar içermektedir. Aşağıda, konuya ilişkin bazı güncel Yargıtay kararlarına yer verilmiştir:

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2019/6884 E., 2020/7346 K. sayılı kararı, alacak temlikinin yazılı şekilde yapılması gerektiği ve bu şartın geçerlilik şartı olduğuna vurgu yapmaktadır. Kararda, yazılı olmayan bir temlik sözleşmesinin geçersiz olduğu belirtilmiştir.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2016/23843 E., 2018/3750 K. sayılı kararı, alacak temlikinin borçluya bildirilmesinin ispat yükümlülüğünün temlik alana ait olduğunu belirtmektedir. Kararda, temlikin borçluya bildirildiğinin ispatlanamaması halinde, borçlunun eski alacaklıya yaptığı ödemelerin geçerli sayılacağı ifade edilmiştir. Bu ispat yükümlülüğü, temlikin borçluya karşı hüküm ifade etmesi için gereklidir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2017/11-2154 E., 2021/1323 K. sayılı kararı, alacak temlikinin borçlunun durumunu ağırlaştıramayacağı ilkesine değinmektedir. Kararda, temlikin borçlu aleyhine yeni yükümlülükler getirmemesi gerektiği vurgulanmıştır. Örneğin, temlik ile borçlunun ödeme yeri değişemez.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2021/4567 E., 2021/8910 K. sayılı kararı, icra dosyasında alacak temliki nedeniyle taraf değişikliği yapılması halinde, borçluya yeniden ödeme emri tebliğ edilmesine gerek olmadığına hükmetmiştir.

Örnek Olay


Alacaklı A, borçlu B aleyhine 150.000 TL'lik bir alacak için icra takibi başlatmıştır. Takip kesinleştikten sonra, A, alacağını C'ye 120.000 TL bedelle temlik etmiştir. A ve C arasında yazılı bir temlik sözleşmesi yapılmış ve bu durum B'ye noter aracılığıyla bildirilmiştir. Bu durumda, icra takibini artık C yürütecek ve B, borcunu C'ye ödeyecektir. B, A'ya karşı sahip olduğu ve temlik tarihinde mevcut olan def'i haklarını (örneğin, borcun bir kısmının ödenmiş olduğu iddiası) C'ye karşı da ileri sürebilir. Ancak, temlikten sonra A ile B arasında yapılan bir ödeme anlaşması C'yi bağlamaz. B, temlikten önce A ile arasında var olan takas (mahsup) hakkını, temlikten sonra da C'ye karşı kullanabilir.

Sonuç ve Öneriler


İcra takibinde alacak temliki, alacaklının alacağını tahsil etme sürecinde kullanabileceği önemli bir hukuki araçtır. Ancak, temlikin geçerli olabilmesi ve borçluya karşı hüküm ifade edebilmesi için kanuni şartların sağlanması ve borçluya usulüne uygun bildirim yapılması gerekmektedir. Alacak temliki, hem alacaklı hem de borçlu açısından önemli sonuçlar doğurabileceğinden, bu konuda dikkatli olunması ve gerektiğinde hukuki destek alınması önemlidir.

Öneriler:

  • Alacak temliki sözleşmesi mutlaka yazılı olarak yapılmalı ve temlik edilecek alacak, temlik bedeli (varsa) ve diğer önemli hususlar açıkça belirtilmelidir. Sözleşmede, temlikin bedelli mi yoksa bedelsiz mi olduğu da açıkça belirtilmelidir.

  • Temlik, borçluya noter aracılığıyla, iadeli taahhütlü mektup gibi yöntemlerle veya güvenli elektronik imza ile derhal bildirilmelidir. Bildirimin yapıldığının ispatı temlik alana aittir.

  • Borçlu, temlikten sonra ödeme yapmadan önce, alacağı devralanın kimliğini ve yetkisini teyit etmelidir. Gerekirse, temlik sözleşmesinin bir örneğini talep etmelidir.

  • İcra dosyasında taraf değişikliği yapıldıktan sonra, borçlu icra müdürlüğünden güncel borç miktarını öğrenmelidir.

  • Alacak temliki ile ilgili herhangi bir şüphe veya anlaşmazlık durumunda, bir avukata danışılmalıdır.


```
Hukuki Danışmanlık