```html
İcra ve İflas Kanunu (İİK), alacaklıların haklarını güvence altına alarak borçluların borçlarını ödemelerini sağlamayı amaçlayan bir hukuk dalıdır. Bu amaca ulaşmak için kullanılan en önemli araçlardan biri de haciz işlemidir. Haciz, borçlunun malvarlığına cebri icra yoluyla el konularak alacaklının alacağını tahsil etmesine olanak tanır. Bu makalede, icra takibinde haciz işleminin ne olduğu, hukuki dayanakları, çeşitleri, süreci, haczedilemeyen mal ve haklar, itiraz ve şikayet yolları ile Yargıtay kararları ışığında detaylı bir inceleme yapılacaktır.
Haciz, kelime anlamı olarak "alıkoyma, tutma" anlamına gelmekle birlikte, hukuk dilinde bir alacaklının talebi üzerine, yetkili icra dairesi tarafından borçlunun malvarlığına el konularak, bu malvarlığının paraya çevrilmesi ve alacaklının alacağının ödenmesi amacıyla yapılan cebri icra işlemidir. [1] Haczin temel hukuki dayanağı, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'dur. İİK'nın 78 ve devamı maddeleri, haczin nasıl yapılacağını, hangi malların haczedilebileceğini, haczedilemeyen malları, haczin düşmesi, hacze iştirak gibi usul ve esasları ayrıntılı olarak düzenler. Ayrıca, diğer kanunlarda da hacizle ilgili özel hükümler bulunabilir. Örneğin, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun (AATUHK) kamu alacaklarının tahsili için farklı haciz usulleri öngörebilir. İİK'nın 85. maddesi uyarınca, haciz, takip talebinde belirtilen miktarla orantılı olarak yapılır.
[1] Kuru, Baki. İcra ve İflas Hukuku El Kitabı. Ankara: Adalet Yayınevi, 2013. s. 455.
Haciz işlemi, borçlunun malvarlığının niteliğine göre farklı şekillerde uygulanabilir. Başlıca haciz çeşitleri şunlardır:
* Menkul Haczi: Borçlunun taşınabilir mallarına (örneğin, araç, ev eşyası, para, kıymetli evrak, hisse senetleri) uygulanan hacizdir. İİK'nın 85. maddesi menkul haczi ile ilgili genel hükümleri içerir. Haciz, menkulün bulunduğu yerde yapılır.
* Gayrimenkul Haczi: Borçlunun taşınmaz mallarına (örneğin, ev, arsa, işyeri) uygulanan hacizdir. Gayrimenkul haczi, tapu siciline haciz şerhi verilmek suretiyle gerçekleşir (İİK m. 91). Tapu siciline şerh verilmesiyle birlikte, gayrimenkul üzerinde tasarruf yetkisi kısıtlanır.
* Maaş Haczi: Borçlunun maaş, ücret veya benzeri gelirlerinin belirli bir kısmına uygulanan hacizdir. İİK'nın 83. maddesi uyarınca, maaşın tamamı haczedilemez. Haczedilebilecek miktar, borçlunun ve ailesinin geçimi için gerekli olan miktar dikkate alınarak belirlenir. Bu oran genellikle maaşın dörtte birinden az olamaz. Ancak, nafaka alacaklarında bu oran artırılabilir. Maaş haczi, işverene gönderilen bir yazı ile gerçekleştirilir.
* Üçüncü Şahıslardaki Hak ve Alacakların Haczi: Borçlunun üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına (örneğin, bankadaki mevduat, alacak senetleri, kira alacakları) uygulanan hacizdir. Bu tür hacizlerde, icra dairesi üçüncü kişiye bir haciz ihbarnamesi göndererek borçlunun alacağını ödemesini yasaklar (İİK m. 89). Üçüncü kişi, haciz ihbarnamesine süresi içinde itiraz etmezse, borcu kabul etmiş sayılır ve ödeme yapmakla yükümlüdür.
* Gemilerin Haczi: Türk Ticaret Kanunu'nda (TTK) özel olarak düzenlenmiş olan bu haciz türü, borçluya ait gemilerin cebri icra yoluyla paraya çevrilmesini amaçlar. TTK'nın ilgili hükümleri, gemi siciline kayıt, haczin ilanı ve satış gibi özel usulleri içerir. Gemilerin haczi, gemi siciline şerh verilerek yapılır.
Haciz süreci, alacaklının icra dairesine başvurusu ile başlar. İcra dairesi, borçluya ödeme emri gönderir. Borçlu, ödeme emrine itiraz etmezse veya itirazı kaldırılırsa (itirazın iptali veya kaldırılması davası yoluyla), alacaklı haciz talebinde bulunabilir. Haciz talebi üzerine, icra dairesi haciz işlemini gerçekleştirir. Haciz işlemi sırasında, icra memuru borçlunun malvarlığını tespit eder ve haczedilebilir mallara el koyar. Haczedilen mallar, icra dairesi tarafından muhafaza edilir ve daha sonra satılarak alacaklının alacağı ödenir.
Alacaklı, icra takibinin kesinleşmesinden (itiraz edilmemesi veya itirazın kaldırılması) sonra icra dairesinden haciz talebinde bulunur. Haciz talebi, İİK'nın 58. maddesinde belirtilen unsurları içermelidir ve genellikle yazılı olarak yapılır. Haciz talebinde, haczedilmesi istenen malvarlığı açıkça belirtilmelidir. İcra dairesi, haciz talebini değerlendirerek haciz kararı verir. Haciz kararı, borçlunun malvarlığına el konulmasına izin veren resmi bir belgedir. İcra dairesi, haciz kararını verirken, borçlunun menfaatlerini de gözetmek ve orantılılık ilkesine uygun hareket etmekle yükümlüdür. İİK'nın 85. maddesi uyarınca, haciz, borcun miktarı ve masrafları karşılayacak kadar malvarlığı ile sınırlı tutulmalıdır.
Haciz işlemi, icra memuru tarafından gerçekleştirilir. İcra memuru, haciz kararını aldıktan sonra borçlunun adresine gider ve haczedilebilir malları tespit eder. Haczedilen mallar, icra dairesinin gözetimi altında muhafaza edilir. Menkul mallar genellikle yediemine teslim edilirken, gayrimenkuller için tapu siciline haciz şerhi konulur. Haciz işlemi sırasında, borçluya haciz tutanağı verilir. Haciz tutanağında, haczedilen malların listesi, değeri (tahmini), haciz işleminin tarihi ve saati ile varsa borçlunun beyanları yer alır. Haciz tutanağı, icra memuru, alacaklı (veya vekili) ve borçlu (veya temsilcisi) tarafından imzalanır. Borçlunun hazır bulunmaması halinde, tutanağa bu durum belirtilir ve bir örneği borçlunun bilinen adresine tebliğ edilir.
İcra ve İflas Kanunu, bazı mal ve hakların haczedilemeyeceğini düzenlemiştir. Bu düzenlemenin amacı, borçlunun ve ailesinin asgari yaşam standartlarını korumak ve borçlunun ekonomik faaliyetlerini sürdürebilmesini sağlamaktır. Haczedilemeyen mal ve haklara örnek olarak şunlar verilebilir:
* Borçlunun ve ailesinin geçimi için zorunlu olan eşyalar: İİK'nın 82/1. maddesi uyarınca, borçlunun ve ailesinin haline münasip ev eşyası (örneğin, yatak, masa, sandalye, buzdolabı, fırın, çamaşır makinesi) haczedilemez. Ancak, bu eşyaların lüks olması veya birden fazla olması durumunda haczi mümkündür. "Haline münasip" kavramı, borçlunun sosyal ve ekonomik durumuna göre belirlenir.
* Borçlunun mesleğini icra etmesi için gerekli olan aletler ve kitaplar: Borçlunun sanat ve mesleği için lüzumlu olan alet, edevat, kitap ve diğer şeyler haczedilemez (İİK m. 82/2). Örneğin, bir doktorun muayene aletleri, bir avukatın kitapları, bir marangozun aletleri haczedilemez. Ancak, bu aletlerin ve kitapların borçlunun mesleğini icra etmesi için zorunlu olması gerekir.
* Borçlunun ve ailesinin kullandığı giysiler: Borçlunun ve ailesinin şahsi eşyası ve giysileri haczedilemez (İİK m. 82/1).
* Eğitim araçları: Borçlunun veya ailesinin eğitimine ilişkin araç ve gereçler haczedilemez.
* Maaşın belirli bir kısmı: İİK'nın 83. maddesi uyarınca, maaş, ücret, emekli maaşı, sosyal güvenlik yardımları gibi gelirlerin tamamı haczedilemez. Haczedilebilecek miktar, borçlunun ve ailesinin geçimi için gerekli olan miktar dikkate alınarak belirlenir. Genellikle bu oran, maaşın dörtte birinden az olamaz. Ancak, nafaka alacakları için bu oran artırılabilir. Borçlunun muvafakati ile maaşının tamamı veya daha fazla bir kısmı haczedilebilir.
* Malullük aylığı, yetim aylığı gibi sosyal yardımlar: 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 93. maddesi uyarınca, bu aylıklar haczedilemez. Ancak, nafaka borcu için haciz mümkündür.
* Devlet malları: Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan mallar haczedilemez.
* Vakıfların mütevellisi tarafından vakfa tahsis edilen mallar: Vakıflara ait malların haczi, Vakıflar Kanunu ile düzenlenmiştir.
Haczedilemeyen mal ve hakların kapsamı, somut olayın özelliklerine göre icra mahkemesi tarafından belirlenir. Borçlu, haczedilemeyen bir malın haczedilmesi durumunda, icra mahkemesine başvurarak haczin kaldırılmasını talep edebilir. İcra mahkemesi, şikayet yoluyla haczedilemezlik iddiasını değerlendirir.
Borçlu, haciz işlemine karşı itiraz edebilir veya şikayette bulunabilir. İtiraz ve şikayet, icra mahkemesine yapılır.
* İtiraz: Haczin usulsüz yapıldığı (örneğin, haciz sırasında usul kurallarına uyulmaması) veya haczedilen malın haczedilemeyeceği (örneğin, haczedilen eşyanın borçlunun geçimi için zorunlu olması) gerekçesiyle icra mahkemesine başvurularak haczin kaldırılması talep edilebilir. İtiraz, haciz işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içinde yapılmalıdır (İİK m. 16). İtiraz, icra işlemini durdurmaz, ancak mahkeme icra işleminin durdurulmasına karar verebilir.
* Şikayet: İcra memurunun görevini kötüye kullandığı, yetkisini aştığı veya kanuna aykırı davrandığı gerekçesiyle icra mahkemesine şikayette bulunulabilir. Şikayet, İİK'nın 16. maddesinde düzenlenen bir yoldur ve genellikle bir süreye tabi değildir. Ancak, şikayetin makul bir sürede yapılması beklenir. Şikayet, icra işlemini kendiliğinden durdurmaz.
İtiraz ve şikayet üzerine icra mahkemesi, tarafları dinledikten sonra karar verir. Mahkeme, itirazı veya şikayeti haklı bulursa, haczin kaldırılmasına veya düzeltilmesine karar verebilir. İcra mahkemesinin kararlarına karşı, istinaf ve temyiz yolları açıktır.
Yargıtay, haciz uygulamalarıyla ilgili birçok karar vermiştir. Bu kararlar, haciz işlemlerinin nasıl yapılması gerektiği, hangi malların haczedilebileceği ve hacze itiraz süreçleri hakkında önemli bilgiler sunmaktadır. Örneğin:
* Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin bir kararında, borçlunun mesleğini icra etmesi için gerekli olan ve aynı zamanda borçlunun geçimini sağlayan aracının haczedilemeyeceğine hükmedilmiştir (Yargıtay 12. HD, 16.05.2019, 2018/6854 E., 2019/8732 K.). Bu karar, borçlunun mesleki faaliyetlerini sürdürebilmesi için gerekli olan araçların haczedilmesinin, borçlunun ekonomik özgürlüğünü kısıtlayacağı ve geçimini zorlaştıracağı gerekçesiyle verilmiştir. Ancak, aracın lüks nitelikte olması veya borçlunun başka geçim kaynaklarının bulunması halinde, haciz mümkün olabilir.
* Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin başka bir kararında, maaş haczi oranının borçlunun ve ailesinin geçimini zorlaştırmayacak şekilde belirlenmesi gerektiğine karar verilmiştir (Yargıtay 12. HD, 04.07.2019, 2019/5813 E., 2019/11743 K.). Bu karar, İİK'nın 83. maddesinin amacının, borçlunun ve ailesinin asgari yaşam standartlarını korumak olduğu ve maaş haczi oranının bu amaca uygun olarak belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Borçlunun, haczedilemeyen kısım üzerinde tasarruf etme imkanı kalmalıdır.
* Yargıtay kararlarında, haczedilemeyen malların belirlenmesinde, borçlunun sosyal ve ekonomik durumu, ailenin ihtiyaçları ve yerel adetler gibi faktörlerin dikkate alınması gerektiği belirtilmektedir. Haczedilmezlik şikayetinde, ispat yükü borçlu üzerindedir.
Bu kararlar, haciz işlemlerinin hukuka uygun ve adil bir şekilde yapılması, borçlunun ve ailesinin temel haklarının korunması açısından büyük önem taşımaktadır. Yargıtay kararları, icra uygulamalarına yön vermekte ve hukuki belirliliği sağlamaktadır.
Ahmet Bey, Mehmet Bey'den olan alacağını tahsil etmek için icra takibi başlatmıştır. Mehmet Bey'in ödeme emrine itiraz etmemesi üzerine, Ahmet Bey haciz talebinde bulunmuştur. İcra memuru, Mehmet Bey'in evine giderek evdeki televizyonu, bilgisayarı ve bir miktar parayı haczetmiştir. Mehmet Bey, televizyonun ve bilgisayarın ailesinin geçimi için zorunlu olduğunu ve haczedilemeyeceğini iddia ederek icra mahkemesine itiraz etmiştir. Mahkeme, yapılan inceleme sonucunda televizyonun ve bilgisayarın ailenin temel ihtiyaçları için kullanıldığına ve lüks tüketim ürünü olmadığına kanaat getirerek haczin kaldırılmasına karar vermiştir. Ayrıca, Mehmet Bey'in maaşının dörtte birinin haczedildiğini ve bu oranın ailenin geçimini zorlaştırdığını belirleyerek, Mehmet Bey'in icra mahkemesine başvurusu üzerine, haczedilecek oranın azaltılmasına karar vermiştir. Mahkeme, Mehmet Bey'in asgari geçimini sağlayacak miktarın üzerinde bir haciz yapıldığına hükmetmiştir.
Haciz işlemi, alacaklıların haklarını korumak için önemli bir araçtır. Ancak, haciz işlemlerinin hukuka uygun, orantılı ve adil bir şekilde yapılması, borçlunun ve ailesinin temel haklarının korunması açısından büyük önem taşır. Bu nedenle, haciz işlemlerinde dikkatli olunmalı, yasal düzenlemelere ve Yargıtay kararlarına uygun hareket edilmelidir.
Alacaklıların, haciz talebinde bulunmadan önce borçluyla uzlaşma yoluna gitmeleri, borçluların ise haklarını bilerek haciz işlemlerine karşı itiraz etmeleri önemlidir. Ayrıca, haciz işlemlerinin daha şeffaf ve hızlı bir şekilde yürütülmesi için icra sisteminin iyileştirilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda, Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) üzerinden elektronik haciz uygulamalarının yaygınlaştırılması, icra memurlarının eğitimi ve denetimi, alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin (arabuluculuk, uzlaştırma) teşvik edilmesi gibi önlemler alınabilir.
Haciz sürecinde, alacaklı ve borçlu arasındaki menfaat dengesini koruyacak düzenlemelerin yapılması, hukuk devletinin temel ilkelerinden olan adalet ve hakkaniyetin sağlanmasına katkı sağlayacaktır. Ayrıca, borçluların ekonomik
İcra Takibinde Haciz İşlemi
Giriş
İcra ve İflas Kanunu (İİK), alacaklıların haklarını güvence altına alarak borçluların borçlarını ödemelerini sağlamayı amaçlayan bir hukuk dalıdır. Bu amaca ulaşmak için kullanılan en önemli araçlardan biri de haciz işlemidir. Haciz, borçlunun malvarlığına cebri icra yoluyla el konularak alacaklının alacağını tahsil etmesine olanak tanır. Bu makalede, icra takibinde haciz işleminin ne olduğu, hukuki dayanakları, çeşitleri, süreci, haczedilemeyen mal ve haklar, itiraz ve şikayet yolları ile Yargıtay kararları ışığında detaylı bir inceleme yapılacaktır.
Haciz Kavramı ve Hukuki Dayanağı
Haciz, kelime anlamı olarak "alıkoyma, tutma" anlamına gelmekle birlikte, hukuk dilinde bir alacaklının talebi üzerine, yetkili icra dairesi tarafından borçlunun malvarlığına el konularak, bu malvarlığının paraya çevrilmesi ve alacaklının alacağının ödenmesi amacıyla yapılan cebri icra işlemidir. [1] Haczin temel hukuki dayanağı, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'dur. İİK'nın 78 ve devamı maddeleri, haczin nasıl yapılacağını, hangi malların haczedilebileceğini, haczedilemeyen malları, haczin düşmesi, hacze iştirak gibi usul ve esasları ayrıntılı olarak düzenler. Ayrıca, diğer kanunlarda da hacizle ilgili özel hükümler bulunabilir. Örneğin, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun (AATUHK) kamu alacaklarının tahsili için farklı haciz usulleri öngörebilir. İİK'nın 85. maddesi uyarınca, haciz, takip talebinde belirtilen miktarla orantılı olarak yapılır.
[1] Kuru, Baki. İcra ve İflas Hukuku El Kitabı. Ankara: Adalet Yayınevi, 2013. s. 455.
Haciz Çeşitleri
Haciz işlemi, borçlunun malvarlığının niteliğine göre farklı şekillerde uygulanabilir. Başlıca haciz çeşitleri şunlardır:
* Menkul Haczi: Borçlunun taşınabilir mallarına (örneğin, araç, ev eşyası, para, kıymetli evrak, hisse senetleri) uygulanan hacizdir. İİK'nın 85. maddesi menkul haczi ile ilgili genel hükümleri içerir. Haciz, menkulün bulunduğu yerde yapılır.
* Gayrimenkul Haczi: Borçlunun taşınmaz mallarına (örneğin, ev, arsa, işyeri) uygulanan hacizdir. Gayrimenkul haczi, tapu siciline haciz şerhi verilmek suretiyle gerçekleşir (İİK m. 91). Tapu siciline şerh verilmesiyle birlikte, gayrimenkul üzerinde tasarruf yetkisi kısıtlanır.
* Maaş Haczi: Borçlunun maaş, ücret veya benzeri gelirlerinin belirli bir kısmına uygulanan hacizdir. İİK'nın 83. maddesi uyarınca, maaşın tamamı haczedilemez. Haczedilebilecek miktar, borçlunun ve ailesinin geçimi için gerekli olan miktar dikkate alınarak belirlenir. Bu oran genellikle maaşın dörtte birinden az olamaz. Ancak, nafaka alacaklarında bu oran artırılabilir. Maaş haczi, işverene gönderilen bir yazı ile gerçekleştirilir.
* Üçüncü Şahıslardaki Hak ve Alacakların Haczi: Borçlunun üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına (örneğin, bankadaki mevduat, alacak senetleri, kira alacakları) uygulanan hacizdir. Bu tür hacizlerde, icra dairesi üçüncü kişiye bir haciz ihbarnamesi göndererek borçlunun alacağını ödemesini yasaklar (İİK m. 89). Üçüncü kişi, haciz ihbarnamesine süresi içinde itiraz etmezse, borcu kabul etmiş sayılır ve ödeme yapmakla yükümlüdür.
* Gemilerin Haczi: Türk Ticaret Kanunu'nda (TTK) özel olarak düzenlenmiş olan bu haciz türü, borçluya ait gemilerin cebri icra yoluyla paraya çevrilmesini amaçlar. TTK'nın ilgili hükümleri, gemi siciline kayıt, haczin ilanı ve satış gibi özel usulleri içerir. Gemilerin haczi, gemi siciline şerh verilerek yapılır.
Haciz Süreci
Haciz süreci, alacaklının icra dairesine başvurusu ile başlar. İcra dairesi, borçluya ödeme emri gönderir. Borçlu, ödeme emrine itiraz etmezse veya itirazı kaldırılırsa (itirazın iptali veya kaldırılması davası yoluyla), alacaklı haciz talebinde bulunabilir. Haciz talebi üzerine, icra dairesi haciz işlemini gerçekleştirir. Haciz işlemi sırasında, icra memuru borçlunun malvarlığını tespit eder ve haczedilebilir mallara el koyar. Haczedilen mallar, icra dairesi tarafından muhafaza edilir ve daha sonra satılarak alacaklının alacağı ödenir.
Haciz Talebi ve Haciz Kararı
Alacaklı, icra takibinin kesinleşmesinden (itiraz edilmemesi veya itirazın kaldırılması) sonra icra dairesinden haciz talebinde bulunur. Haciz talebi, İİK'nın 58. maddesinde belirtilen unsurları içermelidir ve genellikle yazılı olarak yapılır. Haciz talebinde, haczedilmesi istenen malvarlığı açıkça belirtilmelidir. İcra dairesi, haciz talebini değerlendirerek haciz kararı verir. Haciz kararı, borçlunun malvarlığına el konulmasına izin veren resmi bir belgedir. İcra dairesi, haciz kararını verirken, borçlunun menfaatlerini de gözetmek ve orantılılık ilkesine uygun hareket etmekle yükümlüdür. İİK'nın 85. maddesi uyarınca, haciz, borcun miktarı ve masrafları karşılayacak kadar malvarlığı ile sınırlı tutulmalıdır.
Haczin Uygulanması
Haciz işlemi, icra memuru tarafından gerçekleştirilir. İcra memuru, haciz kararını aldıktan sonra borçlunun adresine gider ve haczedilebilir malları tespit eder. Haczedilen mallar, icra dairesinin gözetimi altında muhafaza edilir. Menkul mallar genellikle yediemine teslim edilirken, gayrimenkuller için tapu siciline haciz şerhi konulur. Haciz işlemi sırasında, borçluya haciz tutanağı verilir. Haciz tutanağında, haczedilen malların listesi, değeri (tahmini), haciz işleminin tarihi ve saati ile varsa borçlunun beyanları yer alır. Haciz tutanağı, icra memuru, alacaklı (veya vekili) ve borçlu (veya temsilcisi) tarafından imzalanır. Borçlunun hazır bulunmaması halinde, tutanağa bu durum belirtilir ve bir örneği borçlunun bilinen adresine tebliğ edilir.
Haczedilemeyen Mal ve Haklar
İcra ve İflas Kanunu, bazı mal ve hakların haczedilemeyeceğini düzenlemiştir. Bu düzenlemenin amacı, borçlunun ve ailesinin asgari yaşam standartlarını korumak ve borçlunun ekonomik faaliyetlerini sürdürebilmesini sağlamaktır. Haczedilemeyen mal ve haklara örnek olarak şunlar verilebilir:
* Borçlunun ve ailesinin geçimi için zorunlu olan eşyalar: İİK'nın 82/1. maddesi uyarınca, borçlunun ve ailesinin haline münasip ev eşyası (örneğin, yatak, masa, sandalye, buzdolabı, fırın, çamaşır makinesi) haczedilemez. Ancak, bu eşyaların lüks olması veya birden fazla olması durumunda haczi mümkündür. "Haline münasip" kavramı, borçlunun sosyal ve ekonomik durumuna göre belirlenir.
* Borçlunun mesleğini icra etmesi için gerekli olan aletler ve kitaplar: Borçlunun sanat ve mesleği için lüzumlu olan alet, edevat, kitap ve diğer şeyler haczedilemez (İİK m. 82/2). Örneğin, bir doktorun muayene aletleri, bir avukatın kitapları, bir marangozun aletleri haczedilemez. Ancak, bu aletlerin ve kitapların borçlunun mesleğini icra etmesi için zorunlu olması gerekir.
* Borçlunun ve ailesinin kullandığı giysiler: Borçlunun ve ailesinin şahsi eşyası ve giysileri haczedilemez (İİK m. 82/1).
* Eğitim araçları: Borçlunun veya ailesinin eğitimine ilişkin araç ve gereçler haczedilemez.
* Maaşın belirli bir kısmı: İİK'nın 83. maddesi uyarınca, maaş, ücret, emekli maaşı, sosyal güvenlik yardımları gibi gelirlerin tamamı haczedilemez. Haczedilebilecek miktar, borçlunun ve ailesinin geçimi için gerekli olan miktar dikkate alınarak belirlenir. Genellikle bu oran, maaşın dörtte birinden az olamaz. Ancak, nafaka alacakları için bu oran artırılabilir. Borçlunun muvafakati ile maaşının tamamı veya daha fazla bir kısmı haczedilebilir.
* Malullük aylığı, yetim aylığı gibi sosyal yardımlar: 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 93. maddesi uyarınca, bu aylıklar haczedilemez. Ancak, nafaka borcu için haciz mümkündür.
* Devlet malları: Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan mallar haczedilemez.
* Vakıfların mütevellisi tarafından vakfa tahsis edilen mallar: Vakıflara ait malların haczi, Vakıflar Kanunu ile düzenlenmiştir.
Haczedilemeyen mal ve hakların kapsamı, somut olayın özelliklerine göre icra mahkemesi tarafından belirlenir. Borçlu, haczedilemeyen bir malın haczedilmesi durumunda, icra mahkemesine başvurarak haczin kaldırılmasını talep edebilir. İcra mahkemesi, şikayet yoluyla haczedilemezlik iddiasını değerlendirir.
Hacze İtiraz ve Şikayet
Borçlu, haciz işlemine karşı itiraz edebilir veya şikayette bulunabilir. İtiraz ve şikayet, icra mahkemesine yapılır.
* İtiraz: Haczin usulsüz yapıldığı (örneğin, haciz sırasında usul kurallarına uyulmaması) veya haczedilen malın haczedilemeyeceği (örneğin, haczedilen eşyanın borçlunun geçimi için zorunlu olması) gerekçesiyle icra mahkemesine başvurularak haczin kaldırılması talep edilebilir. İtiraz, haciz işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içinde yapılmalıdır (İİK m. 16). İtiraz, icra işlemini durdurmaz, ancak mahkeme icra işleminin durdurulmasına karar verebilir.
* Şikayet: İcra memurunun görevini kötüye kullandığı, yetkisini aştığı veya kanuna aykırı davrandığı gerekçesiyle icra mahkemesine şikayette bulunulabilir. Şikayet, İİK'nın 16. maddesinde düzenlenen bir yoldur ve genellikle bir süreye tabi değildir. Ancak, şikayetin makul bir sürede yapılması beklenir. Şikayet, icra işlemini kendiliğinden durdurmaz.
İtiraz ve şikayet üzerine icra mahkemesi, tarafları dinledikten sonra karar verir. Mahkeme, itirazı veya şikayeti haklı bulursa, haczin kaldırılmasına veya düzeltilmesine karar verebilir. İcra mahkemesinin kararlarına karşı, istinaf ve temyiz yolları açıktır.
Yargıtay Kararları Işığında Haciz Uygulamaları
Yargıtay, haciz uygulamalarıyla ilgili birçok karar vermiştir. Bu kararlar, haciz işlemlerinin nasıl yapılması gerektiği, hangi malların haczedilebileceği ve hacze itiraz süreçleri hakkında önemli bilgiler sunmaktadır. Örneğin:
* Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin bir kararında, borçlunun mesleğini icra etmesi için gerekli olan ve aynı zamanda borçlunun geçimini sağlayan aracının haczedilemeyeceğine hükmedilmiştir (Yargıtay 12. HD, 16.05.2019, 2018/6854 E., 2019/8732 K.). Bu karar, borçlunun mesleki faaliyetlerini sürdürebilmesi için gerekli olan araçların haczedilmesinin, borçlunun ekonomik özgürlüğünü kısıtlayacağı ve geçimini zorlaştıracağı gerekçesiyle verilmiştir. Ancak, aracın lüks nitelikte olması veya borçlunun başka geçim kaynaklarının bulunması halinde, haciz mümkün olabilir.
* Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin başka bir kararında, maaş haczi oranının borçlunun ve ailesinin geçimini zorlaştırmayacak şekilde belirlenmesi gerektiğine karar verilmiştir (Yargıtay 12. HD, 04.07.2019, 2019/5813 E., 2019/11743 K.). Bu karar, İİK'nın 83. maddesinin amacının, borçlunun ve ailesinin asgari yaşam standartlarını korumak olduğu ve maaş haczi oranının bu amaca uygun olarak belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Borçlunun, haczedilemeyen kısım üzerinde tasarruf etme imkanı kalmalıdır.
* Yargıtay kararlarında, haczedilemeyen malların belirlenmesinde, borçlunun sosyal ve ekonomik durumu, ailenin ihtiyaçları ve yerel adetler gibi faktörlerin dikkate alınması gerektiği belirtilmektedir. Haczedilmezlik şikayetinde, ispat yükü borçlu üzerindedir.
Bu kararlar, haciz işlemlerinin hukuka uygun ve adil bir şekilde yapılması, borçlunun ve ailesinin temel haklarının korunması açısından büyük önem taşımaktadır. Yargıtay kararları, icra uygulamalarına yön vermekte ve hukuki belirliliği sağlamaktadır.
Örnek Olay
Ahmet Bey, Mehmet Bey'den olan alacağını tahsil etmek için icra takibi başlatmıştır. Mehmet Bey'in ödeme emrine itiraz etmemesi üzerine, Ahmet Bey haciz talebinde bulunmuştur. İcra memuru, Mehmet Bey'in evine giderek evdeki televizyonu, bilgisayarı ve bir miktar parayı haczetmiştir. Mehmet Bey, televizyonun ve bilgisayarın ailesinin geçimi için zorunlu olduğunu ve haczedilemeyeceğini iddia ederek icra mahkemesine itiraz etmiştir. Mahkeme, yapılan inceleme sonucunda televizyonun ve bilgisayarın ailenin temel ihtiyaçları için kullanıldığına ve lüks tüketim ürünü olmadığına kanaat getirerek haczin kaldırılmasına karar vermiştir. Ayrıca, Mehmet Bey'in maaşının dörtte birinin haczedildiğini ve bu oranın ailenin geçimini zorlaştırdığını belirleyerek, Mehmet Bey'in icra mahkemesine başvurusu üzerine, haczedilecek oranın azaltılmasına karar vermiştir. Mahkeme, Mehmet Bey'in asgari geçimini sağlayacak miktarın üzerinde bir haciz yapıldığına hükmetmiştir.
Sonuç ve Öneriler
Haciz işlemi, alacaklıların haklarını korumak için önemli bir araçtır. Ancak, haciz işlemlerinin hukuka uygun, orantılı ve adil bir şekilde yapılması, borçlunun ve ailesinin temel haklarının korunması açısından büyük önem taşır. Bu nedenle, haciz işlemlerinde dikkatli olunmalı, yasal düzenlemelere ve Yargıtay kararlarına uygun hareket edilmelidir.
Alacaklıların, haciz talebinde bulunmadan önce borçluyla uzlaşma yoluna gitmeleri, borçluların ise haklarını bilerek haciz işlemlerine karşı itiraz etmeleri önemlidir. Ayrıca, haciz işlemlerinin daha şeffaf ve hızlı bir şekilde yürütülmesi için icra sisteminin iyileştirilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda, Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) üzerinden elektronik haciz uygulamalarının yaygınlaştırılması, icra memurlarının eğitimi ve denetimi, alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin (arabuluculuk, uzlaştırma) teşvik edilmesi gibi önlemler alınabilir.
Haciz sürecinde, alacaklı ve borçlu arasındaki menfaat dengesini koruyacak düzenlemelerin yapılması, hukuk devletinin temel ilkelerinden olan adalet ve hakkaniyetin sağlanmasına katkı sağlayacaktır. Ayrıca, borçluların ekonomik