İcra takibinde şirket ortaklığı - Yılmazlar Hukuk Bürosu
Yılmazlar Hukuk Bürosu /blog/icra-takibinde-sirket-ortakligi
```html




İcra Takibinde Şirket Ortaklığı



Giriş


İcra ve İflas Kanunu (İİK), alacaklıların haklarını tahsil etmelerini sağlamak amacıyla düzenlenmiş bir kanundur. Bu kanun, borçlunun borcunu ödememesi durumunda, alacaklıya borçlunun malvarlığına başvurarak alacağını tahsil etme imkanı tanır. Özellikle şirketlerin taraf olduğu icra takiplerinde, şirket ortaklarının sorumluluğu ve takibin nasıl yürütüleceği önemli bir konudur. Bu makalede, şirket ortaklığının icra takibindeki rolü, sorumlulukları ve güncel Yargıtay kararları ışığında incelenecektir.



Şirketlerin Hukuki Statüsü ve İcra Takibi


Türk Ticaret Kanunu (TTK) uyarınca şirketler, tüzel kişiliğe sahip olup, kural olarak kendi malvarlıkları ile borçlarından sorumludurlar. (6102 sayılı TTK m. 125 vd.) Ancak bazı şirket türlerinde ortakların da sorumluluğu söz konusu olabilir. Bu durum, özellikle şahıs şirketlerinde (örneğin, kolektif şirket, komandit şirket) daha belirgindir. Sermaye şirketlerinde (örneğin, anonim şirket, limited şirket) ise ortakların sorumluluğu genellikle taahhüt ettikleri sermaye miktarı ile sınırlıdır.



İcra takibi açısından, öncelikle şirketin tüzel kişiliği aleyhine takip başlatılır. Şirketin malvarlığından alacak tahsil edilemezse, kanunda öngörülen şartların varlığı halinde şirket ortaklarına da başvurulabilir.



Şirket Ortaklarının Sorumluluğu



Şahıs Şirketlerinde Ortakların Sorumluluğu


Kolektif şirketlerde ortaklar, şirket borçlarından dolayı tüm malvarlıkları ile müteselsilen ve sınırsız olarak sorumludurlar. (6102 sayılı TTK m. 232) Yani, alacaklı dilediği ortağa başvurarak alacağının tamamını talep edebilir. Bu ortak, diğer ortaklara rücu edebilir. Komandit şirketlerde ise komandite ortaklar kolektif şirket ortakları gibi sorumlu iken, komanditer ortakların sorumluluğu taahhüt ettikleri sermaye miktarı ile sınırlıdır. (6102 sayılı TTK m. 307)



Örnek: Kolektif şirket borcunu ödeyemezse, alacaklı şirket ortaklarından birine başvurarak tüm alacağını tahsil edebilir. Bu ortak, diğer ortaklara rücu edebilir.



Sermaye Şirketlerinde Ortakların Sorumluluğu


Anonim şirketlerde ortakların sorumluluğu, taahhüt ettikleri sermaye payı ile sınırlıdır. (6102 sayılı TTK m. 329) Şirket borçlarından dolayı ortaklara doğrudan başvurulamaz. Ancak bazı istisnai durumlarda, örneğin şirketin iflası halinde veya şirketin kanuni temsilcilerinin kusurlu davranışları nedeniyle, ortakların şirketi zarara uğratan eylemleri nedeniyle sorumlulukları gündeme gelebilir. Bu sorumluluk, TTK'da düzenlenen kanuni sorumluluk halleri (6102 sayılı TTK m. 553) veya genel hükümlere dayanan tazminat sorumluluğu şeklinde olabilir.



Limited şirketlerde de ortakların sorumluluğu, taahhüt ettikleri sermaye payı ile sınırlıdır. (6102 sayılı TTK m. 573) Ancak İİK'nın 53. maddesi uyarınca, kamu alacakları için ortakların sorumluluğu farklılık gösterebilir. 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un (AATUHK) 35. maddesi uyarınca, limited şirket ortakları, şirketten tahsil edilemeyen kamu alacaklarından dolayı sermaye payları oranında doğrudan sorumludurlar. Bu sorumluluk, ortağın şirketteki hissesi oranında ve tahsil edilemeyen kamu alacağı miktarınca geçerlidir. Ayrıca, limited şirket ortakları, şirketin ödenmeyen SGK prim borçlarından da sorumlu olabilirler (5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu m. 88). Bu sorumluluk da yine sermaye payları oranındadır ve tahsil edilemeyen kısım için geçerlidir.



Örnek: Limited şirketin vergi borcu ödenemezse, vergi dairesi şirket ortaklarına sermaye payları oranında başvurabilir.



İcra Takibi Süreci ve Dikkat Edilmesi Gerekenler



Takip Talebi ve Ödeme Emri


İcra takibi, alacaklının icra dairesine başvurarak takip talebinde bulunması ile başlar. (2004 sayılı İİK m. 58) Takip talebinde bulunması gereken zorunlu unsurlar İİK m.58'de sayılmıştır. İcra dairesi, borçluya ödeme emri gönderir. (2004 sayılı İİK m. 60) Ödeme emrinde bulunması gereken zorunlu unsurlar İİK m.60'da sayılmıştır. Borçlu, ödeme emrine itiraz etmezse veya itirazı kaldırılırsa, takip kesinleşir ve haciz aşamasına geçilir.



Haciz İşlemi


Takip kesinleştikten sonra, alacaklı borçlunun malvarlığına haciz koydurabilir. (2004 sayılı İİK m. 78 vd.) Şirketlerde haciz, şirketin banka hesaplarına, araçlarına, gayrimenkullerine ve diğer malvarlıklarına uygulanabilir. Şahıs şirketlerinde ortakların kişisel malvarlıklarına da haciz konulabilir. Sermaye şirketlerinde ise, ortakların kişisel malvarlıklarına haciz konulabilmesi için, ortağın şirket borcundan dolayı kanunen sorumlu olması gerekmektedir.



İtiraz ve İtirazın İptali Davası


Borçlu, ödeme emrine itiraz edebilir. (2004 sayılı İİK m. 62) İtiraz, takibi durdurur. Alacaklı, itirazı iptal ettirmek için icra mahkemesinde itirazın iptali davası açabilir. (2004 sayılı İİK m. 67) İtirazın iptali davası sonucunda, mahkeme itirazı haksız bulursa, takip devam eder.



Yargıtay Kararları Işığında Şirket Ortaklığı ve İcra Takibi


Yargıtay, şirket ortaklarının sorumluluğu konusunda birçok karar vermiştir. Özellikle limited şirket ortaklarının kamu alacaklarından dolayı sorumluluğu konusunda Yargıtay'ın istikrarlı kararları bulunmaktadır. Yargıtay, AATUHK'nun 35. maddesinin uygulanmasında, limited şirket ortaklarının sermaye payları oranında sorumlu olduklarını ve bu sorumluluğun şirket malvarlığından tahsil edilemeyen kamu alacakları için geçerli olduğunu vurgulamaktadır.



Örnek Yargıtay Kararı: Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2016/18813 E. , 2017/16121 K. sayılı ve 19.12.2017 tarihli kararında; "Limited şirket ortağının kamu borcundan sorumluluğu, şirketin ödeme aczine düşmesi ve amme alacağının şirketten tahsil imkanının bulunmaması halinde söz konusu olur. Bu durumda ortağın sorumluluğu, sermaye payı ile sınırlı olup, doğrudan takip yoluyla tahsil edilebilir." şeklinde hüküm kurulmuştur.



Güncel Yargıtay Kararı: Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2021/4814 E., 2021/9489 K. sayılı ve 07.10.2021 tarihli kararında, limited şirket ortağının SGK prim borcundan sorumluluğu da değerlendirilmiş ve AATUHK'nun 35. maddesi kıyasen uygulanarak, ortağın sermaye payı oranında sorumlu olduğuna hükmedilmiştir.



Sonuç ve Öneriler


İcra takibinde şirket ortaklığının rolü, şirket türüne ve alacağın niteliğine göre değişiklik göstermektedir. Şahıs şirketlerinde ortakların sorumluluğu daha geniş kapsamlı iken, sermaye şirketlerinde genellikle taahhüt ettikleri sermaye payı ile sınırlıdır. Ancak limited şirketlerde kamu alacakları ve SGK prim borçları için ortakların sorumluluğu farklı düzenlenmiştir. Alacaklıların, şirket ortaklarına başvurmadan önce şirketin malvarlığını araştırması ve ortakların sorumluluğunu doğru tespit etmesi önemlidir. Borçlu şirket ortaklarının ise, haklarını korumak için ödeme emrine itiraz etme ve itirazın iptali davası açılması durumunda hukuki destek almaları önerilir.



Sonuç olarak, şirket ortaklığının icra takibindeki rolü karmaşık bir konudur ve her somut olay kendi özelinde değerlendirilmelidir. Bu nedenle, icra takibi sürecinde hukuki danışmanlık almak, hak kayıplarını önlemek açısından büyük önem taşır.





```
Hukuki Danışmanlık