Şikayet mi Suç Duyurusu mu? Farkları ve Hukuki Sonuçları - Yılmazlar Hukuk Bürosu
Yılmazlar Hukuk Bürosu /blog/sikayet-mi-suc-duyurusu-mu-farklari-ve-hukuki-sonuclari
```html

Şikâyet ve Suç Duyurusu Arasındaki Farklar



Hukuki süreçlerde sıklıkla karşılaşılan "şikâyet" ve "suç duyurusu" kavramları, çoğu zaman birbirleriyle karıştırılmaktadır. Ancak, bu iki kavram arasında önemli farklılıklar bulunmaktadır. Bu rehberde, şikâyet ve suç duyurusunun ne anlama geldiğini, aralarındaki temel farkları ve hukuki sonuçlarını detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.



Şikâyet Nedir?



Şikâyet, bir kimsenin, kendisinin veya bir başkasının haklarının doğrudan ihlal edildiğini düşünerek, bu ihlali gerçekleştiren kişi veya kişiler hakkında yetkili mercilere başvurarak, soruşturma ve kovuşturma yapılmasını talep etmesidir. Şikâyet, genellikle takibi şikâyete bağlı suçlarda söz konusu olur. Bu tür suçlarda, mağdurun veya kanunda belirtilen diğer kişilerin şikâyeti olmadan soruşturma başlatılamaz veya dava açılamaz (5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) m. 253/1). Şikayet hakkı, suçtan zarar görenin kullanabileceği bir haktır.



Örnek: Bir kişi, komşusunun kendisine hakaret ettiğini düşünüyorsa, bu durumda hakaret suçu (Türk Ceza Kanunu (TCK) m. 125) takibi şikâyete bağlı bir suç olduğu için, Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikâyette bulunabilir. Şikâyet üzerine savcılık soruşturma başlatacak ve yeterli delil bulunması halinde kamu davası açılacaktır.



Suç Duyurusu Nedir?



Suç duyurusu ise, işlenmiş veya işlenmekte olan bir suçun yetkili makamlara (Cumhuriyet Başsavcılığı veya kolluk kuvvetleri) bildirilmesidir (CMK m. 158). Suç duyurusu, herhangi bir suçun işlendiğini öğrenen herkes tarafından yapılabilir ve herhangi bir şekil şartına tabi değildir. Suç duyurusunda bulunan kişi, suçun mağduru olmak zorunda değildir. Önemli olan, bir suçun işlendiği veya işlenmekte olduğu bilgisinin yetkili makamlara ulaştırılmasıdır. Suç duyurusu, ihbar olarak da adlandırılır.



Örnek: Bir kişi, sokakta bir hırsızlık olayına tanık olursa, bu durumu polise veya Cumhuriyet Başsavcılığı'na bildirebilir. Bu durumda, tanık olan kişi suç duyurusunda bulunmuş olur.



Şikâyet ve Suç Duyurusu Arasındaki Temel Farklar




  1. Kişi Bakımından Fark: Şikâyeti sadece suçtan zarar gören veya kanunda belirtilen diğer kişiler (örneğin, veli, vasi) yapabilirken, suç duyurusunu bir suçu öğrenen herkes yapabilir.

  2. Suçun Niteliği Bakımından Fark: Şikâyet, genellikle takibi şikâyete bağlı suçlarda söz konusu olurken, suç duyurusu, takibi şikâyete bağlı olsun veya olmasın her türlü suç için yapılabilir.

  3. Şekil Şartı Bakımından Fark: Şikâyet, bazı durumlarda belirli bir şekil şartına tabi olabilir (örneğin, bazı özel kanunlarda yazılı olması gerekebilir), suç duyurusu genellikle herhangi bir şekil şartına tabi değildir. Ancak, ispat kolaylığı açısından yazılı yapılması önerilir.

  4. Sonuçları Bakımından Fark: Şikâyetten vazgeçilmesi, takibi şikâyete bağlı suçlarda kamu davasının düşmesine veya soruşturmanın sonlandırılmasına neden olabilirken (CMK m. 223/8), suç duyurusundan vazgeçilmesi genellikle davanın düşmesine neden olmaz (kamu davası açılmışsa). Ancak, şikayetten vazgeçme, şikayete bağlı suçlarda fail ile mağdur arasında uzlaşmaya varılması halinde de mümkündür.



Takibi Şikâyete Bağlı Suçlar ve Takibi Şikâyete Bağlı Olmayan Suçlar



Türk Ceza Kanunu'nda bazı suçlar, takibi şikâyete bağlı olarak düzenlenmiştir. Bu suçlarda, mağdurun veya kanunda belirtilen diğer kişilerin şikâyeti olmadan soruşturma başlatılamaz veya dava açılamaz. Takibi şikâyete bağlı suçlara örnek olarak hakaret (TCK m. 125), tehdit (TCK m. 106/1 - bazı halleri), basit yaralama (TCK m. 86/2 - bazı halleri), konut dokunulmazlığının ihlali (TCK m. 116) ve bazı hallerde mala zarar verme (TCK m. 151) gösterilebilir. Takibi şikâyete bağlı olmayan suçlar ise, herhangi bir şikâyet olmaksızın Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından resen soruşturulabilir. Bu suçlara örnek olarak hırsızlık (TCK m. 141), dolandırıcılık (TCK m. 157) ve kasten öldürme (TCK m. 81) gösterilebilir. Bir suçun takibi şikayete bağlı olup olmadığı ilgili kanun maddesinde açıkça belirtilir.



Şikâyet Süresi



Takibi şikâyete bağlı suçlarda, şikâyet süresi, fiilin ve failin öğrenildiği tarihten itibaren başlar. Türk Ceza Kanunu'nda şikâyet süresi genellikle 6 aydır (TCK m. 73/1). Bu süre içerisinde şikâyette bulunulmaması halinde, şikâyet hakkı düşer (hak düşürücü süre) ve artık şikâyette bulunulamaz. Ancak, bazı özel kanunlarda farklı şikayet süreleri öngörülmüş olabilir. Bu nedenle ilgili kanun hükümlerine bakmak gerekir.



Yargıtay Kararları



Yargıtay, şikâyet ve suç duyurusu arasındaki farkları çeşitli kararlarında vurgulamıştır. Örneğin, Yargıtay 4. Ceza Dairesi'nin 2015/13683 E. ve 2016/1100 K. sayılı kararında, "şikâyetin, suçtan zarar görenin failin cezalandırılmasını istemesi olduğu, suç duyurusunun ise bir suçun işlendiği bilgisinin yetkili makamlara bildirilmesi olduğu" belirtilmiştir. (Bu kararın içeriği genel bir örnektir. Güncel ve somut bir Yargıtay kararı eklemek daha faydalı olacaktır. Karar eklenirken, kararın tam metnine ulaşılabilir bir kaynak belirtilmelidir.)



Sonuç ve Öneriler



Şikâyet ve suç duyurusu, hukuki süreçlerde önemli iki kavramdır. Aralarındaki farkların bilinmesi, hak arama özgürlüğünün etkin bir şekilde kullanılabilmesi için önemlidir. Özellikle takibi şikâyete bağlı suçlarda, şikâyet süresinin kaçırılmaması ve şikâyetin usulüne uygun olarak yapılması gerekmektedir. Hukuki süreçlerde herhangi bir tereddüt yaşanması halinde, bir avukattan hukuki yardım alınması faydalı olacaktır. Şikayet ve suç duyurusu, Cumhuriyet Başsavcılığı'na veya kolluk kuvvetlerine yapılabilir. Şikayet dilekçesi veya suç duyurusu dilekçesi hazırlanırken, olayın ayrıntılı bir şekilde anlatılması, varsa delillerin sunulması ve kimlik bilgilerinin doğru ve eksiksiz verilmesi önemlidir.


```
Hukuki Danışmanlık