TCK 29 Haksız Tahrik: Cezayı Azaltan Nedenler Nelerdir? - Yılmazlar Hukuk Bürosu
Yılmazlar Hukuk Bürosu /blog/tck-29-haksiz-tahrik-cezayi-azaltan-nedenler-nelerdir
```html

Giriş: Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 29. maddesi, "haksız tahrik" kavramını düzenleyerek ceza sorumluluğunu etkileyen önemli bir hükümdür. Bu madde, failin işlediği suçun hukuki sonuçlarını hafifleten bir neden olarak kabul edilir ve ceza hukukunda adaletin sağlanmasına katkıda bulunur. Haksız tahrik, kusurluluğu etkileyen bir nedendir ve ceza sorumluluğunu azaltır.



TCK Madde 29 - Tam Metin


“Haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında suç işleyen kimseye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine müebbet hapis cezası verilir. Süreli hapis cezasının en üst sınırı da uygulanmaz. Verilecek cezalarda, diğer hallerde, dörtte birinden dörtte üçüne kadar indirim yapılabilir.”



Maddenin Anlamı ve Kapsamı


Madde 29, failin suçu işlerken haksız bir fiilden kaynaklanan yoğun duygusal tepkiler (hiddet veya şiddetli elem) altında olduğunu kabul eder. Bu durum, failin kusur yeteneğini etkileyerek cezanın hafifletilmesine yol açar. Haksız tahrik, failin irade ve algılama yeteneğini önemli ölçüde etkileyen bir durum olarak değerlendirilir. Haksız tahrikin varlığı için, tahrik eden fiilin haksız olması, failin bu fiilin etkisi altında bulunması ve işlenen suç ile tahrik arasında uygun bir nedensellik bağının bulunması gerekir. Bu bağ, tahrik ile tepki arasındaki orantıyı da ifade eder.



Uygulama Alanları


Madde 29, özellikle kasten öldürme (TCK m. 81, 82), yaralama (TCK m. 86, 87) ve hakaret (TCK m. 125) gibi suçlarda sıklıkla uygulama alanı bulur. Örneğin, eşinin ağır bir şekilde sadakatsizliği ile karşılaşan bir kişinin, bu durumun yarattığı şiddetli elem ve hiddet nedeniyle suç işlemesi halinde, haksız tahrik indirimi söz konusu olabilir. Ancak, her somut olayda tahrikin derecesi ve failin tepkisi arasındaki orantı dikkatle değerlendirilmelidir.



Yargıtay Kararlarından Örnekler


Yargıtay, haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasında somut olayın özelliklerini dikkate alarak çeşitli kararlar vermiştir. Örneğin, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 2017/851 E., 2021/531 K. sayılı kararında, "haksız tahrikin varlığı için, tahrik eden fiilin haksız olması, failin bu fiilin etkisi altında bulunması ve işlenen suç ile tahrik arasında uygun bir nedensellik bağının bulunması gerektiği" vurgulanmıştır. Başka bir örnekte, Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin 2023/1234 sayılı kararında, sanığın kendisine yönelik sürekli hakaretler nedeniyle gerçekleştirdiği yaralama eyleminde haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine hükmedilmiştir. (Bu örnekler temsili olup, güncel Yargıtay kararları UYAP sisteminden kontrol edilmelidir.)



Değişiklik Geçmişi


TCK'nın 2005 yılında yürürlüğe girmesiyle Madde 29, 5237 sayılı kanunla bugünkü halini almıştır. 5237 sayılı TCK'nın gerekçesinde, haksız tahrikin ceza sorumluluğunu azaltan bir neden olarak kabul edilmesinin temelinde, failin irade serbestisinin haksız fiilin etkisiyle azalması yatmaktadır.



Pratik Uygulama Örnekleri


Örnek 1: A, B'nin kendisine ve ailesine yönelik ağır ve sürekli hakaretlerde bulunması sonucu B'yi basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralamıştır. Mahkeme, A'nın haksız tahrik altında olduğunu kabul ederek cezada indirim yapmıştır.

Örnek 2: X, Y'nin kendisine ve eşine yönelik cinsel içerikli hakaretlerde bulunması ve fiziksel saldırıda bulunması üzerine, Y'yi kasten öldürmüştür. Mahkeme, X'in cezasını haksız tahrik nedeniyle hafifletmiştir. Ancak, bu örnekte tahrikin derecesi ve failin tepkisinin orantılı olup olmadığı hususu titizlikle değerlendirilmelidir.



Diğer Kanunlarla İlişkisi


Madde 29, TCK'nın "Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler" başlıklı İkinci Kitap, Birinci Kısım, İkinci Bölümünde yer alır. Aynı zamanda, Türk Medeni Kanunu (TMK) ve Türk Borçlar Kanunu (TBK) gibi diğer kanunlardaki "haksız fiil" kavramıyla da dolaylı olarak ilişkilidir. Zira, haksız tahrike neden olan fiil, aynı zamanda bir haksız fiil teşkil edebilir.



Ceza ve Yaptırımlar


Madde 29 uyarınca, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası gerektiren suçlarda ceza müebbet hapis cezasına çevrilir ve süreli hapis cezasının en üst sınırı uygulanmaz. Diğer suçlarda ise verilecek cezada dörtte birinden dörtte üçüne kadar indirim yapılabilir. İndirim oranı, tahrikin derecesi ve failin kusurunun ağırlığı dikkate alınarak belirlenir.



İstisnalar ve Sınırlar


Haksız tahrik hükmü, failin kastını ortadan kaldırmaz, sadece kusurunu azaltır. Ayrıca, tahrikin orantısız bir şekilde büyük olması veya failin tahriki kasten provoke etmesi (tahriki kışkırtması) durumunda haksız tahrik indirimi uygulanmayabilir. Örneğin, failin, mağduru suç işlemeye kışkırtarak haksız tahrikten yararlanması mümkün değildir. Ayrıca, failin tepkisinin, tahrikin yarattığı hiddet veya şiddetli elemin etkisiyle orantılı olması gerekmektedir. Aksi takdirde, haksız tahrik indirimi uygulanmayabilir.



Güncel Sorunlar ve Çözüm Önerileri


Uygulamada, haksız tahrikin objektif (tahrik edici fiilin haksızlığı) ve sübjektif (failin tahrikin etkisi altında olması) unsurlarının belirlenmesinde zaman zaman zorluklar yaşanmaktadır. Mahkemelerin, olayın somut koşullarını, tarafların sosyal ve kültürel durumlarını, olay öncesi ilişkilerini dikkate alarak karar vermesi ve tahrik unsurunun orantılı olup olmadığını titizlikle incelemesi gerekmektedir. Ayrıca, Yargıtay'ın bu konuda daha belirgin ve tutarlı içtihatlar oluşturması, uygulamadaki belirsizliklerin giderilmesine katkı sağlayacaktır.



Sonuç ve Öneriler


Madde 29, ceza hukukunda adil bir denge sağlamak amacıyla önemli bir işlev görmektedir. Ancak, uygulamadaki tutarsızlıkların giderilmesi, haksız tahrik hükümlerinin daha adil ve öngörülebilir bir şekilde uygulanmasını sağlamak için Yargıtay'ın daha net ve güncel içtihatlar oluşturması, hukuk uygulayıcılarının bu konudaki bilgi ve farkındalık düzeyini artırmaya yönelik eğitimler düzenlenmesi ve kanun metninin güncel ihtiyaçlara göre (örneğin, kadına karşı şiddet vakalarında haksız tahrik hükümlerinin uygulanması konusunda daha hassas bir yaklaşım benimsenmesi) revize edilmesi önerilebilir. Haksız tahrik, ceza hukukunda önemli bir müessesedir ve doğru uygulanması, adaletin sağlanmasına önemli katkılar sunar.


```
Hukuki Danışmanlık