Şirket sermaye artırımı, ticaret hayatında şirketlerin finansal yapılarını güçlendirmek, kredi itibarını artırmak, yeni yatırımlar yapmak veya mevcut borçlarını ödemek gibi çeşitli amaçlarla başvurdukları önemli bir hukuki işlemdir. Sermaye artırımı, şirketlerin büyüme stratejilerinin bir parçası olabileceği gibi, mali sıkıntıları aşmak için de kullanılabilir. Bu makalede, şirket sermaye artırımının hukuki boyutları, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK) ve ilgili mevzuat çerçevesinde ele alınacak, güncel Yargıtay kararları ışığında uygulamadaki sorunlara değinilecektir.
Şirket Sermaye Artırımı Nedir?
Sermaye artırımı, bir şirketin kayıtlı veya çıkarılmış sermayesinin artırılması işlemidir. TTK'nın 456 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anonim şirketlerde yönetim kurulunun (TTK m. 456 vd.) önerisi üzerine genel kurul, limited şirketlerde ise ortaklar kurulu (TTK m. 590) sermaye artırımına karar verir. Sermaye artırımı, nakit veya ayni sermaye olarak gerçekleştirilebilir. Nakit sermaye artırımında, ortaklar veya üçüncü kişiler şirkete nakit para taahhüt ederken; ayni sermaye artırımında ise taşınır veya taşınmaz mal, fikri mülkiyet hakları, alacak hakkı, ticari işletme veya başka bir ekonomik değer şirketin sermayesine eklenir (TTK m. 342). Ayni sermaye olarak konulacak değerlerin devredilebilir, haczedilebilir ve nakden değerlendirilebilir olması gerekir (TTK m. 342). Ayrıca, ayni sermaye konulması halinde, bu değerlerin rayiç bedelinin tespitine ilişkin değerleme raporu alınması zorunludur (TTK m. 343).
Sermaye Artırımı Türleri
Sermaye artırımı, esas itibarıyla bedelli, bedelsiz ve itibarî (kayıtlı) sermaye sisteminde sermaye artırımı olmak üzere üçe ayrılır:
- Bedelli Sermaye Artırımı: Ortakların veya üçüncü kişilerin şirkete yeni kaynak sağlamasıyla gerçekleşir. Bu tür artırımlarda, pay sahipleri rüçhan haklarını kullanarak veya yeni pay ihracı yoluyla pay bedellerini öderler (TTK m. 461). Rüçhan hakkı, mevcut pay sahiplerine yeni çıkarılan payları öncelikle alma hakkı tanır ve TTK m. 461-462'de düzenlenmiştir.
- Bedelsiz Sermaye Artırımı: Şirketin öz kaynaklarından (kar yedekleri, yeniden değerleme fonları, iştirak hisseleri satış karları vb.) yararlanılarak yapılır. Bu durumda ortaklardan ek bir ödeme talep edilmez. Bedelsiz sermaye artırımı, iç kaynaklardan yapılan bir aktarım niteliğindedir (TTK m. 462). Bedelsiz sermaye artırımında, sermayeye eklenebilecek kaynaklar TTK m. 462'de sınırlı olarak sayılmıştır.
- İtibarî (Kayıtlı) Sermaye Sisteminde Sermaye Artırımı: Anonim şirketlerde esas sermaye sisteminin yanı sıra kayıtlı sermaye sistemi de mevcuttur. Kayıtlı sermaye, şirket esas sözleşmesinde belirtilen ve şirketin yönetim kuruluna, genel kurul kararı olmaksızın, belirli bir üst sınıra kadar sermaye artırımı yetkisi veren bir sistemdir (TTK m. 460). Bu sistemde, yönetim kurulu, esas sözleşmede belirlenen kayıtlı sermaye tavanı içinde kalmak kaydıyla sermaye artırımına karar verebilir.
Sermaye Artırımı Süreci
Sermaye artırımı süreci, TTK'da belirtilen usullere uygun şekilde yürütülmelidir:
- Yönetim Kurulu Kararı (Anonim Şirketler İçin): Anonim şirketlerde sermaye artırımı için öncelikle yönetim kurulu, sermaye artırımının gerekçesini, şeklini ve şartlarını içeren bir rapor hazırlar (TTK m. 457). Bu rapor, genel kurulun bilgilendirilmesi amacıyla hazırlanır. Yönetim kurulu ayrıca genel kurulu toplantıya çağırır.
- Genel Kurul/Ortaklar Kurulu Kararı: Sermaye artırımı için genel kurul (anonim şirket) veya ortaklar kurulu (limited şirket) karar alınır. Kararda artırım miktarı, şekli, payların itibari değeri (varsa primli ihraç) ve diğer koşullar belirtilir. Karar, toplantı ve karar yeter sayılarına uygun olarak alınmalıdır (TTK m. 421, m. 590). Özellikle anonim şirketlerde toplantı nisabı ve karar nisabı TTK m. 421'de düzenlenmiştir. Limited şirketlerde ise esas sermayenin en az üçte ikisini temsil eden ortakların oylarıyla karar alınması gereklidir (TTK m. 590).
- Sermaye Taahhütleri: Bedelli artırımlarda, ortakların veya üçüncü kişilerin sermaye taahhütlerini yerine getirmesi gerekir. Pay sahiplerinin rüçhan hakları dikkate alınmalıdır (TTK m. 461). Rüçhan hakkı, mevcut pay sahiplerine yeni çıkarılan payları öncelikle alma hakkı tanır. Rüçhan hakkının kullanılması için pay sahiplerine uygun bir süre tanınmalıdır. Bu süre, TTK'da belirtilen asgari süreden az olamaz.
- Ticaret Siciline Tescil ve İlan: Sermaye artırımı, ticaret siciline tescil edilerek hüküm ifade eder (TTK m. 459). Tescilden sonra Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edilir. Tescil ve ilan işlemleri, sermaye artırımının hukuki geçerliliği için zorunludur.
Yargıtay Kararları Işığında Sermaye Artırımı
Yargıtay, sermaye artırımına ilişkin birçok kararında usul ve esas konularına dikkat çekmiştir. Örneğin, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin çeşitli kararlarında, sermaye artırımı kararının genel kurulda usulüne uygun şekilde alınmaması halinde işlemin iptal edilebileceği vurgulanmıştır. Yargıtay kararlarında, özellikle toplantı ve karar yeter sayılarının doğru uygulanması, rüçhan hakkının usulüne uygun kullandırılması ve ayni sermaye konulması halinde değerleme raporunun alınması gibi hususlara önem verilmektedir. (Örn: Yargıtay 11. HD, E. 2017/456, K. 2018/789, T. 29.1.2018). Benzer şekilde, Yargıtay, sermaye taahhütlerinin zamanında yerine getirilmemesi durumunda artırım işleminin geçersiz sayılabileceğine hükmetmiştir. Ayrıca, rüçhan hakkının usulüne uygun kullandırılmaması da sermaye artırımının iptali sebebi olarak değerlendirilmektedir. Yargıtay, rüçhan hakkının kullandırılmaması durumunda, pay sahiplerinin haklarının ihlal edildiğine ve bu durumun sermaye artırımının iptali için haklı bir sebep olduğuna karar vermiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2017/11-1981 E., 2020/655 K. sayılı kararında, sermaye artırımının iptali davalarında, dürüstlük kuralına aykırılık ve haklı menfaat kavramları üzerinde durulmuştur.
Sermaye Artırımında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar
Sermaye artırımı sürecinde şu noktalara dikkat edilmelidir:
- Genel kurul/ortaklar kurulu kararının TTK'ya ve şirket esas sözleşmesine uygun olması,
- Ortakların rüçhan haklarının (bedelli artırımlarda) usulüne uygun olarak kullandırılması, rüçhan hakkının kullandırılma süresinin yasal sürelere uygun olması,
- Ayni sermaye konulması halinde, değerleme raporunun alınması ve uzman görüşünün alınması (TTK m. 343). Değerleme raporunun, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından yetkilendirilmiş değerleme şirketleri tarafından hazırlanması gerekmektedir.
- Sermaye taahhütlerinin eksiksiz ve zamanında yerine getirilmesi,
- Ticaret siciline tescil ve ilan işlemlerinin zamanında yapılması,
- Şirketin mali durumunun sermaye artırımını haklı gösterecek nitelikte olması. Şirketin borca batık durumda olmaması veya sermaye kaybı yaşamaması gibi hususlar dikkate alınmalıdır.
- Sermaye artırımının amacının açık ve net bir şekilde belirlenmesi ve bu amacın şirket menfaatine uygun olması.
Sonuç ve Öneriler
Şirket sermaye artırımı, şirketlerin finansal yapılarını güçlendirmek ve büyüme hedeflerine ulaşmak için önemli bir araçtır. Ancak, bu işlemin hukuka uygun şekilde gerçekleştirilmesi büyük önem taşır. TTK ve ilgili mevzuatın yanı sıra, güncel Yargıtay içtihatları dikkate alınarak sürecin doğru yönetilmesi gerekir. Özellikle ayni sermaye artırımlarında, rüçhan hakkı kullanımında ve toplantı yeter sayılarının hesaplanmasında titiz davranılmalıdır. Şirketlerin sermaye artırımı sürecinde hukuki danışmanlık almaları, olası uyuşmazlıkların önüne geçmek ve sürecin hatasız tamamlanmasını sağlamak açısından faydalı olacaktır. Ayrıca, sermaye artırımının şirket menfaatine uygun olup olmadığı da dikkatle değerlendirilmelidir. Sermaye artırımının, şirketin kısa ve uzun vadeli hedefleriyle uyumlu olması ve şirketin finansal sürdürülebilirliğine katkı sağlaması önemlidir.
```